
COVID-19 VİRÜS SALGINININ ÖZEL HUKUKTAKİ SÜRELERE ETKİSİ
Av. Efsun Nur Tavukcu
12 Aralık 2019 tarihinde Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkmış olan Coronavirus (Covid-19), kısa sürede küresel bir salgın haline gelmiş bulunmaktadır. 2 Mart 2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO) tarafından küresel riski “yüksekten”, “çok yüksek” seviyeye çıkarılmış ve “Uluslararası Kamu Sağlığı Acil Durumu” ilan edilmiştir. Akabinde 11/03/2020 tarihinde “Pandemi (salgın)” ilan edilmiştir. Türkiye’de ise 10 Mart 2020’de Sağlık Bakanlığı tarafından ilk resmi vakıa açıklanmıştır. Bu salgın ülkemizde de pek çok yeni önlem ve düzenlemeler yapılmasını gerektirmiştir.
Yazımızda salgının ülkemizdeki -ceza ve idare hukuku alanlarına girilmeyerek- özel hukukta sürelere ilişkin olan yansımalarına değineceğiz.
Yasal Düzenlemeler
22/03/2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2279 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararının 1. Maddesi uyarınca, “COVID-19 salgın hastalığının ülkemizde yayılmasını önlemek amacıyla alınan tedbirler kapsamında, bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten 30/04/2020 tarihine kadar, nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere, yurt genelinde yürütülmekte olan tüm icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına ve bu çerçevede taraf ve takip işlemlerinin yapılmamasına, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınmamasına ve ihtiyati haciz kararlarının icra ve infaz edilmemesine …” karar verilmiştir.[1] Bu kararın yürürlüğe konulmasına 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununun “fevkalade hallerde tatil” başlıklı 330.maddesi gereğince karar verilmiştir.
26/03/2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak 7226 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yürürlüğe girmiştir. Bu kanun sadece usul hukukuna ilişkin değişiklikler içermemektedir. Pek çok kanunda da değişiklik maddeleri getirmiştir. Yargıda sürelere ilişkin düzenlemeler bu kanunda “Geçici 1. Madde” ve “Geçici 2. Madde”de yer almaktadır.[2]
Söz konusu maddelerdeki sürelere ilişkin düzenlemeler sadece yargıya ilişkin olmayıp, maddi hukuka ilişkin sürelerde de düzenlemeler içermektedir. Adı üzerinde geçici bir düzenleme olduğu için 30/04/2020’ye kadar geçerlidir. Ancak “Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır.” Cumhurbaşkanı 7226 Sayılı Kanunun Geçici 1. Maddesinin 1. Fıkrasının 2. bendine dayanarak bu yetkisini kullanmış olup, “Yargı Alanındaki Hak Kayıplarının Önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin 15/06/2020 tarihine kadar uzatılmasına karar vermiştir. Cumhurbaşkanı Kararı 30/04/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.[3]
Duran süreler bakımından her iki düzenlemeyi de göz önünde bulundurmak gerekmektedir. 22/03/2020 tarihli 2279 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 26/03/2020 tarihli 7226 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun söz konusudur. 7226 Sayılı Kanununun yürürlük tarihi ile uygulama tarihi birbirinden farklıdır. 7226’da sürelere ilişkin durma, sadece HMK, CMK gibi usul kanunlarını değil, usulî hükümler içeren kanunları da kapsamaktadır (7226 Geçici 1.md./1-a). Bu sürelere hakimin verdiği takdir ettiği süreler de dahildir.
Davalar ve maddi hukuka ilişkin süreler bakımından (gerek taraflara ilişkin, gerekse de mahkemelere ilişkin) 13/03/2020 tarihi (bu tarih dahil) dikkate alınacak. İcra takipleri ve icra takipleri ile ilişkili davalarda (İİK’daki veya takip hukukuna ilişkin kanunlarda düzenlenen davalar açısından) ise 22/03/2020 tarihi (bu tarih dahil) dikkate alınacaktır. Alternatif uyuşmazlık kurumları olan arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler de 13/3/2020 tarihinden (bu tarih dâhil) itibaren durmuştur.
Sürelerin Durması
Mevcut durumda şu an dava açmaya ya da hukuki yollara başvurmaya esasen bir engel yoktur. Ancak dava açmak isteyen veya hukuki yollara başvurmak isteyen kişilerin, salgın hastalık sebebiyle hak kaybına uğramaması için süreler durdurulmuştur yani işlemeye devam etmemektedir.
Bunun istisnası ihtiyati tedbirdir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin süreler 7226 Sayılı kanun kapsamı dışında bırakılmıştır (7226 Geçici 1. md./(2)c). Bunun sebebi şudur; ihtiyati tedbir kararının uygulanması, verildiği tarihten itibaren bir hafta içinde talep edilmek zorundadır (HMK/393-1). Akabinde ihtiyati tedbir kararı dava açılmasından önce verilmişse, tedbir talep eden, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak zorundadır (HMK/397-1). Bu nedenle ihtiyati tedbir kararlarının uygulanması gerekecektir. İhtiyati haciz kararları genel mahkemelerden alınabilir ancak ihtiyati haciz kararlarının icra dairelerince uygulanması bu süreçte yasaktır.
Fakat burada davalardan farklı olarak dikkat edilmesi gereken husus icra takipleridir. “ 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden, itibaren 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durur.” (7226 Geçici 1. md./1-b). Bu süre 15/06/2020’ye kadar uzatılmıştır. Yani icra takibi açmak yasaktır.
Sürelerin Durma Tarihinden Sonra Uzatılması
13/03/2020’den itibaren süreleri hesaplayacağız. 13/03/2020 tarihi itibariyle açılacak dava, diğer hukuki başvurular ya da maddi hukuka ilişkin süreler, 15 gün veya daha az kaldı ise, yeni bir 15 gün verilecektir. 30/04/2020 tarihinin bitiminden sonra başlamak üzere yani 15/05/2020’e kadar (bu süre şu an 15/06/2020 tarihi bitiminden sonra başlayacak yani 30/06/2020’e kadar) 15 günlük ek süre verilmiştir.
13/03/2020 tarihinden evvel süre biraz işlemiş ve 13/03/2020 tarihi itibariyle kalan süreniz 15 gün ve 15 günden az ise veyahut süreniz zaten 15 günden az bir süre ise, 13/03/2020 tarihi itibariyle duracak ve 15 günlük uzatılan süreden faydalanılabilecektir.
Ancak 13/03/2020 tarihi itibariyle süre 15 günden fazla ise, o zaman fazladan bir süre verilmeyecektir yani bu durumda 15 günlük uzatılan süreden faydalanılamayacaktır. Durma tarihinin bitiminden sonra ne kadar süresi kaldıysa, kalan süre kaldığı yerden işlemeye devam edecektir.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununda düzenlenen veya takip hukukunda düzenlenen davalar bakımından ise, 22/03/2020 tarihi baz alınacaktır.
Taraflar arasındaki kendi hukuki ilişkilerindeki süreler veya aralarındaki sözleşmedeki süreler bu kanun kapsamında değildir.
Durma süresi öncesinde gönderilmiş olan İİK/89’daki haciz ihbarnamelerinin gereğinin 3. kişiler tarafından yerine getirilmesi gerekir durma sürecinde de. 3. kişiler takibin tarafı olmadığı için bankalar, işverenler (maaş haczi sorumluluğu açısından) vb. durma süresi kapsamında değildir. 3.kişilerin bu süreçte gereken işlemleri yapması gerekmektedir.[4]
Bu süreçte gerek fiziken, gerekse de elektronik tebligatlar yapılmaya devam etmektedir. Burada 30/04/2020’ye kadar -son karar ile 15/06/2020 tarihinde kadar- süreler duracaktır. Önemli olan durma sürelerinin başlangıcından (bu süreler dahil) itibaren 15 gün veya 15 günden az mı, fazla mı süresi var buna bakılmalıdır. 15 günden fazla ise (2 hafta değil) süresi durma süresi bitiminden itibaren süreleri işlemeye başlayacaktır ve uzamayacaktır.
Duruşma ve Müzakerelerin Ertelenmesi
7226 Sayılı Kanunun Geçici 1. md. /4. fıkrasında bu konuda düzenleme yapılmıştır.
“Durma süresince duruşmaların ve müzakerelerin ertelenmesi de dâhil olmak üzere alınması gereken diğer tüm tedbirler ile buna ilişkin usul ve esasları;
- a) Yargıtay ve Danıştay bakımından ilgili Başkanlar Kurulu,
- b) İlk derece adli ve idari yargı mercileri ile bölge adliye ve bölge idare mahkemeleri bakımından Hâkimler ve Savcılar Kurulu,
- c) Adalet hizmetleri bakımından Adalet Bakanlığı, belirler.”
Duruşmaların ertelenmesi konusunda yetki HSK’dadır.[5] [6]
HSK, duruşma, müzakere ve keşiflerin ertelenmesine yönelik işlemlerin evrak üzerinden ve duruşma açılmadan icra edilmesine karar vermiştir. Yeni duruşma günü ile keşif saatinin, hukuk davaları açısından masrafları gider avansından karşılanmak suretiyle bildirileceği belirtilmiştir (30/03/2020 tarihli HSK Kararı 2. madde).
Son olarak; 30/3/2020 tarihli ve 2020/51 sayılı HSK kararı ile belirlenen tedbirlerin, 15/6/2020 ( bu tarih dâhil) tarihine kadar aynen uygulanmasına devam olunmasına karar verilmiştir. Kararın 1. maddesi uyarınca;
-Tutuklu (yasal zorunluluk nedeniyle sadece tutukluluğun değerlendirilmesi yönünden) ve acil işler,
-Dava zamanaşımı yakın olan soruşturma ve kovuşturma dosyaları,
-Yürütmenin durdurulması istemler,
-İvedi sayılacak diğer iş ve işlemler
haricindeki ilk derece adli ve idari yargı mercileri ile bölge adliye ve bölge idare mahkemelerine ait duruşma, müzakere ve keşiflerin 15/06/2020 tarihine kadar ertelenmesine karar verilmiştir.
[1]https://www.resmigazete.gov.tr/İcra ve İflas Takiplerinin Durdurulması Hakkında Karar (Karar Sayısı: 2279)
[2]https://www.resmigazete.gov.tr/7226 Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
[3]https://www.resmigazete.gov.tr/Yargı Alanındaki Hak Kayıplarının Önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin Uzatılmasına Dair Karar (Karar Sayısı: 2480)
[4]http://www.iidb.adalet.gov.tr/Home/SayfaDetay/iik-330-madde-geregince-maas-hacizleri-konulu-gorus-yazimiz02042020072207
[5] https://www.hsk.gov.tr/Eklentiler/files/uu.pdf,30-03-2020
[6]https://www.hsk.gov.tr/Eklentiler/files/GENEL%20KURUL%20KARARI-30-04-2020.pdf